Tarih boyunca İran ve Mısır’da kurulup hâkimiyet alanını genişletme eğiliminde olan yayılmacı devletler açısından Doğu ve Güneydoğu Anadolu, paylaşılamayan bir coğrafya olmuştur. İlkçağın bölgedeki başlıca siyasi güçleri olan Asur, Urartu, Hitit ve Mısır Devletlerinin takip ettikleri bu yayılmacı politika anlayışı sonraki devletlerce de benimsenmiştir. Zira Karadeniz, Kafkasya, Basra Körfezi ile Doğu Akdeniz havzasının arasında yer alan Doğu ve Güneydoğu Anadolu, jeo-stratejik konumu nedeniyle çevre devletlerin siyasi ve askeri harekât sahası olmuştur. XIII. yüzyılın ikinci yarısında Mısır’da kurulan Memlûk Devleti ve İran’da kurulan İlhanlı Devleti’nin rekabet sebeplerinden biri de şüphesiz bu coğrafya olmuştur.
Bu çalışmada Doğu ve Güneydoğu Anadolu ekseninde yoğunlaşan İlhanlı-Memlûk mücadeleleri üzerinde durularak bu mücadelelerin bölge üzerindeki etkileri ele alınmıştır. Yaklaşık yüzyıl devam eden rekabete dayalı münasebetlerin, yörenin demografik, kültürel ve iktisadî yapısında değişimlere yol açtığı gözlemlenmiştir. Bu çalışmada; dönemin ana kaynakları karşılaştırılarak söz konusu değişimler ele alınmıştır.
Bu çalışmada Doğu ve Güneydoğu Anadolu ekseninde yoğunlaşan İlhanlı-Memlûk mücadeleleri üzerinde duruldu. Ancak iki devlet arasındaki askeri ve siyasi gelişmelerden çok, bu mücadelelerin bölge üzerindeki etkileri ele alınmıştır. Yüzyıla yakın devam eden rekabete dayalı münasebetlerin, yörenin gerek demografik ve kültürel, gerekse iktisadi yapısında büyük kırılmalara yol açtığı gözlenmiştir. O sebeple çalışmanın bu yönüyle kendi alanındaki bir boşluğu dolduracağı ümit edilmektedir.
Anahtar Kelimeler: Anadolu, İlhanlı, Memlûk, Türkmen, Uyrat
DOI Number: 10.9737/hist.2021.1007
|