Tarih ile geçmiş arasındaki fark bilinçtir. İnsan, geçmişi algılar ve anlamlandırırsa geçmiş tarihe dönüşür. Bu algılama ve anlamlandırma süreci iki şekilde yürütülür. Birisi amatör bir şekilde sorgulamadan, kaynakları tahlil etmeden ve değerlendirmeden aktarım şeklindedir. İkinci yöntem ise bilimsel ilkeler doğrultusunda, yani metodoloji çerçevesinde yapılır. Bu da akademik tarihçiliktir. Akademik tarihçilik neredeyse 20. yüzyılın ortalarına kadar genel tarihle ilgilenmiştir. Yanı başımızdaki tarih olarak adlandırılabilecek yerel tarih daha çok amatör tarihçilere hatta tarih severlere bırakılmıştır. Ülkemizde ise 19. yüzyılın ikinci yarısında başlayan şehir tarihçiliği zamanla yaygınlaşmıştır. Kimliği ve kültürel zenginliği olan şehirler şüphesiz tarihlerini yazarken bir adım öne çıkmışlardır. Trabzon da bu şehirlerden birisidir.
1877’de başlayan Trabzon Tarihi yazma serüveni Cumhuriyet döneminde Halkevleri ile kurumsal bir çerçevede devam etti. Bu kurumsal hareket 1998’de Serander Yayınevi’nin kurulmasıyla yeni bir vizyon kazandı. Veysel Usta ve Kenan Sarıalioğlu tarafından kurulan yayıneviyle, bir taraftan Trabzon’un Karadeniz’in kültür merkezi olma potansiyeline güçlü bir vurgu yapılırken diğer yandan da kentin, tarih, turizm, sosyal, kültürel ve sanatsal açıdan potansiyelini ortaya koyan bilimsel araştırmalar yapmak, yaptırmak ve yayımlamak amaçlanmıştır.
Çalışmamız Trabzon örneğinde yerel tarih araştırmalarının tarihini ortaya koyarken, Serander Yayınevi üzerinden de kurumsal yayıncılığın başarısına dikkat çekmektedir.
Anahtar Kelimeler: Yerel Tarih, Trabzon, Serander Yayınevi
DOI Number: 10.9737/hist.2021.990
|